.circlemenu{ width: 100%; overflow:hidden; } .circlemenu ul{ margin: 0; padding: 0; font: bold 14px Verdana; list-style-type: none; text-align: center; } .circlemenu li{ display: inline; margin: 0; } .circlemenu li a{ display:inline-block; text-align:center; text-decoration: none; color: white; background:#b30707; margin: 0; margin-right:5px; width:100px; height:100px; border-radius: 400px; -moz-border-radius: 400px; -webkit-border-radius: 400px; } .circlemenu a span{ position:relative; top:40%; } .circlemenu li a:visited{ color: white; } .circlemenu a:hover{ background: #ff1774; } /* ugurturkoglu.blogspot.com */ .bubblewrap{ list-style-type:none; margin:0; padding:0; } .bubblewrap li{ display:inline; width: 60px; height:60px; } .bubblewrap li img{ width: 50px; height: 50px; border:0; margin-right: 4px; -webkit-transition:-webkit-transform 0.1s ease-in; -o-transition:-o-transform 0.1s ease-in; } .bubblewrap li img:hover{ -moz-transform:scale(1.8); -webkit-transform:scale(1.8); -o-transform:scale(1.8);

KUSURSUZ TUZAK (LİSA GARDEN)


Kitap Adı: Kusursuz Tuzak
Yazarı: Lisa Gardner


Arka Kapak:
“Ürkütücü! Kalpleri durduran, muhteşem bir gerilim.” Harlan Coben New York Times’ın en çok satan romanları arasında yer alan Saklambaç ve Tek Başına’nın yazarı Lisa Gardner bizleri bu kez, bugüne değin sunduğu en karşı konulmaz ve en dehşet verici katilin zehirli ağına sürüklüyor. “Tüyler ürpertici” People magazine “Duygu yüklü bir gerilim.” Chicago tribune “Sürükleyici.” Wall street journal “Nefes kesen bir tempo” Denver post



 Yorum: Ah bu Lisa Gardner yok mu bayılıyorum kitaplarına yine harika yine muhteşem bir kitap ama en büyk süpriz kitabın sonunda bundan önce okuduğum sessiz çığlık kitabındaki yakışıklı ve sırlarla dolu Jason jones ile oldu bana:) tabii olaylar olaylar yine  bazen insanların ne kadar acımasız olduğunu unutuyoruz işte u kitapta bunu hatırlatıyor bize













BİTANEM (CANDAN ÖZER)


Kitabın Adı: Bitanem
Yazarı: Candan Özer









Bitanem


Arka kapak:


Adım Leyla. Bu benim romanım. İstanbullu diplomat bir çiftin, arkadaşsız, kurallarla biçimlendirilmiş, aynı yerde yaşıyor olmasına rağmen annesinin yüzüne hasret, babasını sadece resmi bayramlarda görebilen, babaannesiyle Ankara'da büyümüş bir kızıyım. Amacım; kendimi, eksikliklerim ve yanlışlıklarımla çırılçıplak soymaktı. Bu bir anlamda çirkinliklerimin, acılarımın, özlemlerimin, pişmanlık duyup utandığım, hatta neden yaptığımı bile anlayamadığım davranışlarımın bir dışa taşması, itirafı. Belki de ölmeden önce sırtımdaki yükleri atmanın bir yolu...
Adım Yücel. Bu romanı Bitanem yazmış. Gerçekten de o benim bitanemdi; onu ilk kez gördüğüm günden, gözlerimi bu dünyaya yumuncaya kadar. Ben yaşamaya onun gözlerinde başladım ve hayata veda etmeden gördüğüm son şey, yine onun gözleriydi.

Okulun ilk haftasında tanıdım onu; o da benim gibi çelimsiz bir kızdı. Konuşmaya başlayınca onun da Türkçesinin benden daha iyi olmadığını anladım. Aylül, Mardinli bir Süryani kızıydı. Elimi ilk tutan kişiydi bu tanımadığım yeni dünyada, ilk arkadaşımdı, yıllarca hayatımdaki en değerli yeri tutan ve hasretinden öldüğüm dostumdu.

...Hayır, annemle babamın öldüklerini öğrendiğimde ağlamadım. Onlara öyle öfkeliydim ki; kucaklarının tadını bile bilmediğim, kokularını hatırlamadığım ve çocukluğumu onlarsızlığa mahkûm ettikleri ve beni bırakıp gittikleri için...

...Sonra burnumun ucunu öpüp, bir de teşekkür ederek arkasını döndü. Bir dakika bile geçmeden uyumuştu. Kocamın temasıyla kutsadığı kadınlığım, kendine destek yaptığı omuzlarım ve burnumun ucuyla üşüdüm.





Yorum : Kitabı okumaya başlarken sıkılacağımı düşünmüştüm ama hiç öyle olmadı  bitmesin diye satırları ağr ağır okudum çok beğendim ben Leylanın dostları ile ilişkilerini yaşamında nerden nereye geldiğini ve insanların evlerinin içinde neler yaşadığını ne ızdıraplar çektiklerini hiç kimsenin bilmediğini Leyla nın dilinden okumak çok zevkli idi.

Hele Yücel ile olan aşkları muhteşemdi.








MAAN VE GEET(Geet-Hui Sabse Parayi)

Bu sırada hint dizilerine sardım Iss Pyaar Ko Kya Naam Doon'dan sonra Maan ve Geet dizisine sardım altyazısı yok ne yazıkki google transletten çevriliyor amao kadar güzel bir diziki altyazısının olmamasını hiç umursamıyorsunuz. Tek kötü olan youtubede yayınlanması şuanda youtube kapalı olduğu için ara vermek zorunda kaldım.
Gelelim dizimizin harika oyuncularına

İşte meşhur Maan'nımız (Gurmet Chaudhry) nasıl güzel mimimklerin var nasıl güzel bir aşoksın sen yaaa:)


 Vee işte buda güzeller güzeli Geet'imiz (Drashti Dhami)Ah başına gelmeyen kalmadı nerdeyse ama her şerde bir hayır vardır derler dimi Geet yaşadığın bütün kötü olaylar Maan gibi harika bir insanla karşılaşmanı sağladı:)

Konusundan biraz bahsedelim. Geet küçük bir hindistan köyünde yaşamaktadır. ailesinde büyükbabası ne derse o olmaktadır oda Geet'in evlenmesine karar verir herne kadar geet istemesede kimse onun fikrini sormaz.Neyse birgün bir talibi çıkar geet'in ama evlendikten sonra Kanada'ya gideceklerdir. aceleyle düğün yapılır ve Geet  Dev ile evlendirilir.

 

 Dev'in sözleri ve hareketleri geet'ide kandırmıştır tam Kanadaya gidecekken Dev ve ailesi Geeti havalimanında yalnız bırakarak Hindistandan ayrılırlar böylece olaylar başlar.Geet eve döndüğünde herkes şok olur ama büyükbabası bu olaydan kimseye bahsedmemelerini hatta geetin evlendiğinin bile gizlenmesini ister ama geet hamiledir ailesi bebeğinin alınmasını isterler ama geet buna karşı çıkar ve ellerinden kaçar Geetin amcasının oğlu brij  peşine düşer ve onu öldürmeye çalışır.



 Neyseki Maan geetin sesini duyar ve brij ve adamlarının elinden kurtarır


 

 Böylece olaylar başlar daha neler neler yaşayacaklar ama şu iddalaşmaları yok mu çok güzeller çok sevimliler yaaa:)))





İşte burdada çıldırtmış Geeti şunun sevimliliğine bakın